Gezgin Röportajlarının Şubat 2020 konukları Arzu ve Aydın Elgezen. Elgezenleryolda.com adında bir blogları ve yine aynı adı taşıyan aktif bir instagram hesapları var. Bizim tanışıklığımız da bu vesile oldu, çok da güzel oldu. Karı-koca ikisi de çok tatlı insanlar, kendileri kadar tatlı olmasa da “Travel” adında bir de kedileri var.

Elgezenler Yolda
Elgezenler Yolda

Ben onları tanıdığımda motosikletle seyahat ediyor, her fırsatta kamp yapıyorlardı. Geçtiğimiz yıl Aydın’ın bir iş fırsatı yakalaması ile Amsterdam’a taşındı Elgezen ailesi. Onlarla hem başka bir ülkede yaşamak hem de seyahatlerini konuştuk, keyifli okumalar.

Önce bize kısaca kendinizden bahseder misiniz, kimdir Elgezenler, neler yapar? 

Arzu ve Aydın Elgezen, Salda Gölü, Burdur
Arzu ve Aydın Elgezen, Salda Gölü, Burdur

Merhaba, biz Arzu ve Aydın. Haa bir de dört ayaklı yavrumuz ‘Travel’ var, onu da unutmayalım 😊

Arzu 1988 Edirne, Aydın 1986 İskenderun, Travel ise 2018 İstanbul doğumlu.

Aslında her şey 2008 yılında başlıyor… İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde okurken benim birden dans kursuna gitme hevesim sonucu Aydınla tanışıyor ve bir daha hiç ayrılmıyoruz (Aydın’ın dans hocam olduğunu söylemiş miydim). 2012 yılında birlikteliğimizi birer imza ile taçlandırınca ben de Elgezen, yani Elgezenler oluyoruz 😊 Seyahat etmeye başlayınca da ‘ElgezenlerYolda’ 😊

Ağırlıklı motosikletle seyahat ediyor, konaklama tercihimizi kamptan yana kullanıyoruz. Her fırsat bulduğumuzda kendimizi doğaya atmak, şehrin kalabalığından uzaklaşmak vazgeçilmezimiz diyebiliriz.

Gezmediğimiz zamanlar ne mi yapıyoruz, ya bir sonraki seyahatimizin planlarını yapıyor ya da gezgin arkadaşlarımız ile buluşup onların maceralarını dinliyoruz.

2019 yılı Nisan ayına kadar İstanbul’da ikamet ederken, Aydın’ın Booking.com’da işe başlaması ile maceramıza şimdi Hollanda’da devam ediyoruz.

Bu gezme sevdası nasıl başladı? 

Arzu ve Aydın Elgezen, Etna Yanardağı, İtalya
Arzu ve Aydın Elgezen, Etna Yanardağı, İtalya

Gezme sevdası kendimizi bildik bileli hep içimizde varmış sanırım, şu zamanda şöyle başladı diyebileceğimiz bir şey bulamadım açıkçası. Tanıştığımız ilk andan beri (2008) gerek yurtiçi gerekse yurtdışı birçok noktaya seyahat etme fırsatımız oldu. İlk yıllar defterlere not alarak günlük tutuyor, beğendiğimiz noktaları eş-dost buluşmalarında anlatıyor, soranlar ile planlarımızı paylaşıyorduk.

Sosyal medyanın zirve yaptığı 2015 ve sonrasında gezgin olduğumuzu anladık 😊 Seyahatlerimizi ve tecrübelerimizi daha çok kişi ile paylaşabilmek için artık bizim de bir sosyal medya hesabımız ve web sitemiz vardı.

Gezi, gezmek size ne ifade ediyor? Alıp başını gitme, kaçma, uzaklaşma, yeni yerler görme, yeni insanlarla tanışma, yenilik rutinden çıkma hangisi? Sizi yola çıkaran motivasyon ne? 

Arzu ve Aydın Elgezen, Roma, İtalya
Arzu ve Aydın Elgezen, Roma, İtalya

E) Hepsi 😊 Bizim motivasyonumuz bunların hepsinden yapılmış bir potpori aslında. 

Her çıktığımız yolculukta bunlardan en az birkaçını arayışımız söz konusu; yeni yerler görmek, yeni insanlar tanımak en büyük tutkumuz. Yıllarca İstanbul’da yaşayınca kalabalıklardan uzaklaşma, biraz nefes alalım isteği doğal olarak oluşuyor. Bazen de sırf yeni şeyler deneyelim diye düşüyoruz yollara.

Gezmek bizim için sadece bir yerde bulunmak değil de evden çıkıp tekrar eve girene kadar yaşayacağımız maceralar bütünü. Şu skor tutma olayını da sevmiyoruz. Sevdiğimiz yerlere defalarca gitme isteği de bizi sık sık yola düşürebiliyor. Aslında belli bir süre sonra motivasyona da gerek kalmıyor, seyahat bir yaşam tarzına dönüşüyor.

Kısa bir zaman önce Amsterdam’a taşındınız? Yurtdışında yaşamak nasıl, orada özellikle Avrupa içinde daha kolay ve sık seyahat edebiliyor musunuz? Yurtdışına yerleşmek isteyenlere önerileriniz var mı?

Arzu ve Aydın Elgezen, Amsterdam, Hollanda
Arzu ve Aydın Elgezen, Amsterdam, Hollanda

Sokağa her çıktığınızda tatildeymişsiniz hissine kapıldığınız bir yaşam hayal edin 😊 İşin şakası, şu an gerçekten böyle hissediyoruz, bakalım zaman bizim için daha neler getirecek. 

Evet, burada genel olarak seyahat daha kolay. Öncelikle Schengen bölgesinde olduğumuz için vize gibi bir sıkıntımız yok. Uçak bileti fiyatları Türkiye ile kıyasladığımızda daha uygun. Bunun dışında tren, otobüs ile ulaşım ve araç kiralama seçeneklerini de göz önünde bulundurduğumuzda evden çıkmak için çokça nedenimiz var diyebiliriz. 

Arzu ve Aydın Elgezen, Delft, Hollanda
Arzu ve Aydın Elgezen, Delft, Hollanda

Öneriler kısmı oldukça uzun, ancak özetlemek gerekirse; herşey tabii ki güllük gülistanlık değil ama İstanbul’da yaşam ile kıyasladığımızda, üzerimizde psikolojik bir rahatlama olduğunu söyleyebiliriz. Siz de yurtdışında yaşama isteğinizin nedenlerini açık bir şekilde kağıda dökerseniz, beklentilerinizi karşılayacak şehir/ülkeyi bulmanız daha kolay olacaktır. Deniz düşkünü, bisiklet sevmeyen, lüks araba hayranı, sürekli dışarıda yemeyi tercih eden birisini şu anda bizim yerimize koysanız emin olun mutlu olamazdı ☺ 

Bugüne kadar gittiğiniz yerler arasında sizi en çok etkileyen yerler, en beğendiğiniz yer/yerler neresi? Neden? Ayrı ayrı cevap verebilirsiniz. 

Arzu ve Aydın Elgezen, Toscana, İtalya
Arzu ve Aydın Elgezen, Toscana, İtalya

İtalya’nın tamamı özellikle Toscana Bölgesi, Hallstatt, Etna Yanardağı ve Tayland.

Farkındaysan pek şehir saymadık çünkü Avrupa genelinde tüm şehirler birbirine benziyor. Bizim etkilendiğimiz noktalar daha önce benzerini görmediğimiz yerler. Belki ikinci yanardağımız bize Etna’yı unutturacaktır ☺

Çift olarak seyahat etmenin artıları ve eksileri neler? Hiç tek seyahat ettiniz mi? 

Arzu ve Aydın Elgezen, Paris, Fransa
Arzu ve Aydın Elgezen, Paris, Fransa

Bazıları için biraz şaşırtıcı gelebilir ama birlikte olduğumuz günden beri iş seyahatleri dışında hiç tek seyahat etmedik 😊 Birlikte seyahat etmeyi çok seviyoruz ve seyahat sırasında aramızda yazılı olmayan bazı iş bölümleri var, bu da seyahati ikimiz için kolaylaştırdığı gibi daha da eğlenceli hale getiriyor. Seyahat dahil hayattaki tüm anılarımızı beraber biriktiriyoruz 😊. Artıları saymakla bitmeyeceği gibi hiç bir eksi yanını da görmüyoruz. Herkes çift çift dolaşsın bizce 😀

İlk yurt dışı seyahatinizi nereye yapmıştınız? Bugün aynı yere gitseniz neyi farklı yapardınız? 

Thassos, Yunanistan
Thassos, Yunanistan

İlk yurtdışı seyahatimiz Yunanistan-Thassos’tu, o zamanlar Thassos henüz Türkler tarafından istila edilmemişti 😊 Bizim hikayemiz de şöyle başladı; patronum gidip çok beğenmiş, gelince de ballandıra ballandıra bize anlattı. Anlatmakla yetinmedi “Arabayı veriyorum, yeşil sigortası da var, hadi siz de gidin!” dedi. Biz, “Nasıl gideriz, kenarda bir bütçemiz yok ki, masraflar,konaklama, plan …” falan filan derken “Benzin de benden” diyerek o son darbeyi vurdu. Tabi bunun sonrasında gitmemek aptallıktı 😊 Hemen pasaportlar çıktı, konaklamalar ayarlandı ve ilk yurt dışı seyahatimiz Maxi Doblo (eniştelerin, kayınçoların vazgeçilmezi) ile başlamış oldu … 😊Ardı ardına 4 sene daha gittik. Her yaz tatiline mutlaka bir Thassos sıkıştırdık 😊 Bu tabi ilk seferinde birşeyleri eksik ya da farklı yapma isteğimizden değil de adayı, esnafı, yemekleri, plajları çok sevmemizdendi. 

Tabii, ilk yurtdışı seyahatimiz çok güzel geçince de dayanamayıp birkaç ay sonraya hemen Barcelona ve Viyana bileti almıştık 😊

Bugüne kadar seyahatlerinde başınıza gelen en ilginç olay neydi? Belki birkaç hikaye anlatırsınız bize. 

Arzu Elgezen, Burano Adası, Venedik, İtalya
Arzu Elgezen, Burano Adası, Venedik, İtalya

Anlatılacak çok hikaye var aslında, hatta bunlar çok ilginç de olmayabilir ama ilk aklıma gelenleri anlatayım 😊

Thassos: Yıl 2016. 

Motosiklet ile yaptığımız Balkan Turu’nun son durağını birkaç gün deniz tatili yapabilmek için yine Thassos olarak belirlemişiz. Artık Thassos popüler bir yer olduğu ve biz rezervasyonu son dakikaya bıraktığımız için, daha önce kaldığımız yerler dolu, konaklama anlamında çok da bir seçeneğimiz kalmamış. İki gün kalacağımız için, merkeze en yakın bulabildiğimiz uygun fiyatlı, temiz bir yere rezervasyonumuzu yapıyoruz. İlk günü, deniz ve dinlenmece ile geçiriyoruz. İkinci gün hem turun bitişini hem de doğum günümü kutlamak için, bir tavernada gün batımına karşı güzel bir yemek yiyip sonrasında da çarşıda biraz turlamaya karar veriyoruz. Tam o sırada telefonumuza bir sürü bildirim gelmeye başlıyor. Mesajlarda, sosyal medyada, haberlerde, her yerde… darbe olduğu yazıyor. Ne yapacağımızı bilmeden, telefonlardan da kafamızı kaldırmadan boş boş dolaşıyoruz. Canımız sıkkın, yüzler düşük…Çarşıda esnaf bir ablamız var, daha gittiğimiz ilk sene tanışmıştık, sonraki yıllarda da her sene uğrar bir hal hatır sorar, muhabbet ederiz. O sırada onu görüyoruz. Kalabalıklardan sıyrılıp hemen yanımıza geliyor. Nasılsınız, ne zaman geldiniz …gibi kısa bir muhabbetten sonra, yüzü düşüyor ve “Olanlardan haberiniz var mı?” diye soruyor. Biz “Evet, var, zaten ondan keyfimiz yok” deyince, “Herşey güzel olacak, merak etmeyin…” şeklinde bizi teselli ediyor. Bu kadar ilgili ve sevgi dolu olması çok hoşumuza gidiyor. Sonra hem keyfimiz olmadığı, hem de internete bağlanıp haberleri daha iyi takip edebilmek için, odamıza dönmeye karar veriyoruz. Girişte otel sahibini (Eleni) görüyoruz. O da haberleri görmüş, biraz ayak üstü muhabbet ediyoruz, “Bir yeri aramanız gerekirse telefonu kullanabilirsiniz diyor”. Teşekkür edip odamıza gidip gece yarısına kadar haberleri takip ediyoruz, insanlarla yazışıyoruz, ablamların otobüsünü köprüde durdurmuşlar ondan haber almaya çalışıyoruz… derken birden kapı çalınıyor, gelen Eleni. “Rahatsız ettiğim için kusura bakmayın ama sesinizi duyunca merak edip sormak istedim, herşey yolunda mı?” diyor kibarca. Biz de, “Şu an bizimde çok bir bilgimiz yok açıkçası, sürekli haberleri takip ediyoruz, yarın gümrükten geçebilecek miyiz onu bile bilmiyoruz” deyince, “İsterseniz sabah birlikte gümrüğü arayıp durumu öğrenmeye çalışırız. Eğer sıkıntı olursa da merak etmeyin, sizin odanız dahil tüm odalar dolu ama ben size odamı veririm. Siz şimdi uyumaya çalışın” deyip gidiyor. Bizim gözlerden birer damla yaş pıt diye düşüyor 🙁  Gümrüğü aramaya gerek kalmadan, birkaç kişiden sıkıntı olmadığını öğrenip, Eleni ile vedalaşıp, herşey için teşekkür edip öğlen yola çıkıyoruz. Hala ara ara yazışırız kendisi ile, Thassos’a yolu düşenleri kendisine yönlendiririz 😊

Cinque Terre: Yıl 2017

Arzu Elgezen, Cinque Terre İtalya
Arzu Elgezen, Cinque Terre İtalya

Çok sevdiğimiz bir çift arkadaşımız (@motorlukasif) ile birlikte yaptığımız motosikletli ikinci İtalya turumuzun Cinque Terre durağındayız. Motosiklet ile gezerken bagajımız küçük olduğu için, az eşya ile seyahat ediyoruz. Bu yüzden 2-3 günde bir, özellikle çamaşır makinesi olan evler kiralamaya çalışıyoruz. Cinque Teredeki evimiz de yine bu evlerden biriydi. Zaten geç vardığımız eve ulaşınca, hemen çamaşırlarımızı yıkayıp balkon kısmındaki çamaşırlığa seriyor, ertesi gün sabah erkenden yola çıkacağımız için de yatışa geçiyoruz. Akşam biraz yağmur sesi duyuyoruz ama nasılsa üstü kapalı diye çok umursamıyoruz. Sabah kalkınca bir de ne görelim, o akşamki yağmur artık nasıl yan yan yağdıysa çamaşırlar sırılsıklam olmuş. Çorap, eldiven, buff gibi şeyleri hemen kurutma makinesi ile kurutuyoruz ancak diğerlerine yapacak bir şey yok. Islak çamaşırları kokuşur diye motosiklet çantalarına koymayıp, bir çöp poşetine koyup sonra da motosiklette ikimizin arasına koymaya karar veriyoruz. Poşete birkaç da delik deliyoruz ki, yine poşette kokmasınlar yolda hava alsınlar. Floransa’ya doğru yol alırken, ben arada poşeti ters yüz edip hava almasını sağlarken birden aklıma bir şey geliyor ve uygulamaya başlıyorum. İlk önce intercom* ile Aydın bağlanıp bir gülme krizi ile “ Sen orada ne yapıyorsun?” diyor, biz kahkalara boğulurken @motorlukasif Aydın’a bağlanıp “Ben yanlış mı görüyorum, yoksa Arzu çamaşırlarınızı mı kurutuyor?” diyor. Aslında evet, tam olarak öyle yapıyorum 😊 Çamaşırları ikişer ikişer çıkartıp, etrafa savurulmamasına ve yukarıda tutmaya gayret ederek Floransa’ya kadar hepsini kuruttum. Biraz geçit töreni yapar gibi oldu ve etraftakiler çok eğlendi ama olsun, sonuşta işe yaradı. İsteyenler @motorlukasif youtube kanalından videosunu izleyebilirler 😊 .

*intercom: Kasklara takılan, bluetooth ile bağlanarak motorcuların kendi aralarında iletişim kurmalarını sağlayan bir cihaz.

En merak edilen konulardan biri, bu kadar çok seyahat etmek için değirmenin suyu nereden geliyor? 

Arzu Elgezen, Kapadokya, Türkiye
Arzu Elgezen, Kapadokya, Türkiye

Aslında ortada ne değirmen var ne de su ☺ Biz her seyahatimiz öncesi suya ulaşabilmek için ufak ufak kuyu kazıyoruz diyebiliriz ☺ 

İstanbul şartlarında iyi kazancı olan beyaz yakalılardık ancak ekstra bir gelirimiz de yoktu. Bir yıl çalışıp bir-iki haftalık seyahate çıkıyor ve bir sene borçlarını ödüyorduk. İlk zamanlar bu kaçamaklar güzel gelse de bunu daha sık yapma isteği ağır bastı. Seyahat edeceğimiz ülkeyi kampanya yapan uçak firmaları belirlemeye başladı, neresi ucuzsa 6-7 ay öncesinden uçak biletimizi ayarlamaya başladık. Konaklamamızı da 2-3 ay öncesinden rezerve ettiğimizde, hem daha ucuza ayarlamış oluyorduk hem de tur bütçesini parçalara böldüğümüz için günlük yaşamımız etkilenmiyordu. Her ay da kenara belli bir miktar döviz atarak seyahat harçlığımızı çıkarmaya çalışıyorduk. Uzun bir süre seyahatlerimizi böyle organize ettik. 

Ancak ülkemizdeki ekonomik gelişmeler seyahat etmemizi zorlaştırmaya başlamıştı. Biz de bu tutkumuzdan geri kalmamak için minimal yaşama geçmeye karar verdik. İhtiyacımız olmadıkça giyim kuşama para harcamıyoruz, dışarda yemekten ziyade evde yemek hazırlıyor, arkadaşlarımızı evde ağırlıyoruz. Evden çıkmadan kahvemizi demleyip termosa dolduruyoruz ve bundan tahmin edemeyeceğiniz oranda bir kar elde ediyoruz ☺ Özetle ne kazandığınızdan ziyade ne harcadığınız sizin kontrolünüzde, bununla bir kaç ay deneme yapın farkı anlayacaksınız ☺

Bende alıp başımı gitmek istiyorum diyenler için tüyolarınız, önerileriniz var mı? 

Arzu ve Aydın Elgezen, Lavanta Tarlaları, Isparta
Arzu ve Aydın Elgezen, Lavanta Tarlaları, Isparta

Birçok gezginin söylediğinin aksine parasız gezmek diye birşey yok, ancak az para ile gezebilmek mümkün! Bunun farkına varıp çevrenizi keşfetme ile başlayın. Ülkemiz çeşitlilik konusunda bir cennet! Türkiye içinden başlayın gezmeye, sonra pasaportsuz ülkelere kaçamaklar yapın, sonra vizesizleri hedef alın. Bunları hakkıyla yapabilmeniz bile yıllarınızı alır emin olun ☺ 

Planlı yaşayın! Önünüze bir yıllık hedef koyun, nereleri görmek istiyorsunuz, bunlar için ne kadar bütçeye ve ne kadar araştırmaya ihtiyacınız var. Planınıza ortak olacak arkadaşlar edinin, motivasyonunuzu arttırın ama onlarsız da yola devam edecek şekilde hazırlanın.

Bir de sosyal medya kanallarından ElgezenlerYolda’yı takip etmeyi unutmayın ☺

Son olarak benim klasik bir sorum: “çok okuyan mı bilir, çok gezen mi?”

Arzu Elgezen, Toscana, İtalya
Arzu Elgezen, Toscana, İtalya

Bizim spontane şekilde çıktığımız seyahatlerimizde hep birşeyler eksik kalıyor. Okumadan, araştırmadan gezmek bizde sadece kısa süreli bir tatmin sağlıyor. Ancak gideceğiniz bölge hakkında araştırma yaptıysanız gördüğünüz herşey size daha anlamlı geliyor. Bir yerin tarihini, kültürünü bilerek gezmek kesinlikle bambaşka bir duygu. Okuduklarınızla gördüklerinizi eşleştirme arzusu ile daha da iştahlı geziyorsunuz.  O yüzden ikisi de çok önemli ancak bizim için sıralama oku-gez ve gezerken oku şeklinde olmalı 😊

Bu güzel röportaj için çok teşekkürler Elgezenler, sizleri hep yolda görmek dileğiyle…

Elgezenleri instagramdan takip etmeyi unutmayın > @elgezenleryolda

Yolda Kalın

"Çok okuyan mı bilir çok gezen mi?" diyerek yola çıktım, hala cevap arıyorum. Hayallerimin peşinden yolculuklara çıkıyor, deneyimlerimi blogumda, gazete ve dergilerde paylaşıyorum. Gezmeyi, okumayı, yazmayı ve hayal kurmayı seviyorum.

3 Yorumlar

Yorumunuzu Yazın